Haziran 29, 2008

sizi bilmem ama..

cereyanda kalmak daha güzel bişey cehennemden. hafif rüzgar var bugün. yattığım yerde yorgun, ama mutlu uyuya kalmak, rüzgar sırtımda gezerken..kapadım gözlerimi, uzaklardan otoban sesleri geldi kulağıma. yorucu yolculuklar geldi aklıma. telaşlı çıkışlar evden, ütüyü fişten çekmiş olup kendinden emin olamamanın vermiş olduğu rahatsızlık..
sonra eski aşklar sempozyumu açıldı salondaki koltuğa, dalarken hafif meşrep bir kaşıntı yanakta. ''aşk dediysem kaç kere oldu ki?'' diye düşündüm cevap veremedim. aşkın bu kadar büyütülecek bir şey olmadığına inandırdım kendimi.
özlem duydum birilerine, birşeylere.. sonra tekrar kapadım gözlerimi, boynumda nedensiz bir ağrı, kıvrılıp iyiden iyiye gömülme isteği belirdi kanepeye. boynum müsaade etmedi, üstelemedim.
okulun biteceği gerçeği gelip şak diye yapıştı burnuma. irkildim, şimdiden boşluğu gördüm ve bakakaldım.
sonra yine gitme isteği belirdi neresi olursa? belki de gidip hiç gelmeme isteği.
dünyanın herhangi bir yerinde yaşayıp, haftaiçi it gibi çalışıp hafta sonları sırtımda çanta serseri gibi gezme isteği.
biraz bekleme gerekliliği, mantığa aykırı olduğu için hesaba girmeyen sevgili sevdalarım hepinizden binlerce kez özür dilerim. ucundan bir yerinden girip de çıkanlar. onların hepsi ayrı güzeldi hepsini ayrı severim..hafif meşrep kaşıntı boyunda belirir.
elden ne gelir? en fazla soğuk sular kafaya dikilir..
hem sonra uykuluk müzikler nerede?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

tefsir